Manisa İlindeki Şifalı Sular ve Kaplıcalar Rehberi, İyi Gelen Hastalıklar ve Tarihçesi

Manisa ili, daha çok şifalı sularıyla ünlü bir ilimizdir. Yer altından fışkıran sıcak ve şifalı maden suları, bu ilimizi yurt çapında ilk sıralara taşımıştır. Mevcut kaplıcalarının birçoğundan Lidyalılar, Romalılar ve Bizanslılar yararlanmışlar, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde ise buna yeni ilaveler yapılmıştır. Manisa’nın şifalı suları, içerdikleri madensel tuzlar ve tedavi ettikleri hastalıklara göre değerlendirildiklerinde, genellikle Ege Bölgesi kaplıcalarının kimyasal özelliklerini taşırlar ve aynı endikasyonları gösterirler. Tabii ki arada farklı sınıflandırmaya tabii olanları da vardır.

Manisa’da çok sayıda şifalı su kaynağı bulunmaktadır. Kırıkçıkık sekellerine iyi gelen Ceren Kaplıcası, değerli bir içme olan Aksu Maden Suyu, ulusal park statüsünde olup, ormanları ve sıcak su kaynaklarıyla ün yapmış Spil Dağı Ulusal Parkı ve il merkezinin 9 kilometre kuzeydoğusunda, aynı zamanda güzel bir mesire yeri olan Ilıcak Kaplıcası, ilk anda akla gelen yerlerdir. Ilıcak Kaplıcası’nın suyu böbrek rahatsızlıklarına iyi geldiğinden, ziyaretçiler tarafından çok rağbet görmekte ve hastalar tarafından şişe şişe evlere taşınmaktadır.

Manisa, ilçe bazında da çok ünlü kaplıcalara sahip bir ilimizdir. Örneğin; Soma’nın Menteşe Kaplıcası, kadın hastalıklarına iyi gelir. Ağrılı sendromları rahatlatıcı özelliği vardır. Gördes’deki Kurşunlu Maden Suyu, Ece Maden Suyu ve Kayacık Maden Suyu, bol miktarda bikarbonat, sülfat ve karbondioksit içeren maden sularıdır. Sindirim sistemi hastalıklarına, dolaşım sistemi rahatsızlıklarına ve beslenme bozukluklarına yararlı sulardır.

Alaşehir yakınlarındaki Alaşehir Kaplıcası ve Maden Suyu, sodalı soğuk maden suları kapsamında olup, bedensel yorgunlukları giderir, mide ve bağırsaklardaki rahatsızlıkları tedavi eder. Saraycık Maden Suyu ile Sarıkız Maden Suyu da, aynı özellikleri gösteren maden sularıdır. Özellikle Sarıkız Maden Suyu, dolumu yapılıp yurt çapında pazarlanan şifalı bir sudur. İçimi hoş ve güzeldir. Bağırsak hastalıklarını giderir, mideyi rahatlatır.

Saraycık Kaplıcası ile Eskihisar Kaplıcası, Demirci’dedir. Her iki kaplıca da ilin en rağbet gören şifalı su kaynakları arasındadır. Sodalı sıcak maden suları grubunda değerlendirilen bu sular, aynı zamanda sülfat, kükürt ve serbest karbondioksit içerirler. Radyoaktiviteleri yüksektir. Banyo tedavileri; kalpdamar, solunum yolları, romatizma ve kadın hastalıklarına iyi gelir. İçme olarak kullanıldıklarında; mide, bağırsak, karaciğer ve safra kesesi hastalıklarını giderir, beslenme bozukluklarını düzenler.

Şehitler Kaplıcası ile Acısu Maden Suyu, Kula’nın şifalı suları arasında ilk sıraları alırlar. Bunlardan, Kula-Selendi yolu üzerindeki Acısu Maden Suyu’nun debisi çok yüksektir. Kaynağından saatte 6000 şişe dolum yapılabilmektedir.

Kula’nın en önemli şifa kaynağı ise Emir Kaplıcası‘dır. İlçenin 20 kilometrekuzeydoğusunda, Şehitoğlu köyündedir. Selendi yolu üzerinde, Gediz Çayı’nın kenarında yer alır. Deniz seviyesinden yüksekliği 600 metredir.

Emir Kaplıcası, Romalılar zamanında da işletilmiştir. Kaplıcanın yanında o dönemden kalma eski hamam yıkıntıları bulunur. Sodyum bikarbonat ve karbondioksit içeren kaplı ca suyunun temperatürü54°C, radyoaktivitesi 0.75 eman, pH değeri 6.62’dir. ‘Büyük Hamam* ve ‘Küçük Hamam’ olmak üzere iki bölümdür.

Buna da bakın:  Sivas İlindeki Şifalı Sular ve Kaplıcalar Rehberi, İyi Gelen Hastalıklar ve Tarihçesi

Total mineralizasyonu litrede 9 gramı aşacak derecede yüksek bir artış gösteren, alkali bikarbonatlı ve karbondioksiti! bir sudur.54°C’yi bulan sıcaklığının sedatif etkisi dış uygulamalara olanak sağlar, içme kürleri şeklinde kullanılması da yararlıdır. Düşük düzeyde tuz ve sülfat içermesi dikkate alındığında, bu suyun yemeklerden önce az miktarda içilmesi bile, özellikle karaciğer fonksiyonları üzerinde etkili olacaktır. Sarılık, hepatit geçirmiş ve fonksiyonel yetersizlik arazı bırakmış olan hastalıkların son tedavisinde değerlendirilebilecek bir sudur. Bu arada, metabolizma hastalıkları üzerinde de oksidasyonu arttırıcı, kan seviyesini temizleyici yönde gelişme gösterir. Bu suyla yapılan tedavilerde, karbondioksit miktarının fazlalığı içimi güçlendirir, mide üzerinde ve bazı dispepsilerin ayrımında suyu daha etkin kılar, sindirimi kolaylaştırır. Şişelenmesi durumunda, Fransa’nın ünlü Vichy Su. yu değerinde etkin bir maden suyu ede edilmiş olur.

Sonuç olarak banyo tedavisi; Büyük Hamam’da, romatizma, nevrit ve kadın hastalıkları, Küçük Hamam’da, romatizma, nevralji, mialji, polinevrit ve hareket noksanlığına bağlı ağrı ve tutukluklarda yararlı olacaktır. İçme tedavisi ise; mide, karaciğer ve safra yolları hastalıklarında önerilmelidir.

Emir Kaplıcası’nda bulunan tedavi üniteleri; iki genel havuzla çok sayıda özel ve sıra banyodan ibarettir. Sosyal tesisler yeterli düzeydedir. Konaklama, pansiyon türü evlerde sağlanmaktadır.

Urganlı Kaplıcaları ise, Turgutlu ilçesine bağlı Urganlı beldesindedir. İlçe merkezine 24, Urganh’ya ise 4 kilometre mesafededir. Deniz seviyesinden70 metreyükseklikte, geniş bir çevreye yayılmış çok sayıda kaplıcanın bir araya gelmesinden oluşmuştur.

Araştırmacıların yaptıkları çalışmalar, bu kaplıcaların Lidyalılar döneminde de işletildiğini ortaya koymuştur. Osmanlılar zamanında da ününe ün kattığı, Evliya Çelebi’nin ‘Seyahatnamesi’nde açıkça anlatılmaktadır.

Saf sodyum bikarbonattı sular sınıfında incelenen ve beş grup halinde toplanan bu kaynaklar: Asıl Kaynak, Tepe Kaynağı, Evliya Çelebi Kaynağı, Uyuz Hamamı ve Kırkdamlılar Hamamı olarak anılırlar. Asıl ve Tepe kaynakları; bikarbonat, sodyum ve karbondioksitli, diğer iki kaynak; bikarbonat ve sodyumlu, Kırkdamhlar kaynağı ise; bikarbonat, sodyum, hidrojen sülfür ve karbondioksitlidir. Temperatürleri 5076°C, radyoaktiviteleri 0.244.5 eman, pH değerleri 6.386.78 arasında değişmektedir.

Beş kaynağın hepsinin karakteri aşağı yukarı aynıdır. Litrede2.5 gramtotal mineralizasyon gösteren karbondioksitli alkalik sulardır. Ayrıca birkaçında florür de bulunmaktadır. Bu sular, tipik alkalik ve gazlı suların niteliğine sahip bulunduklarından, içme kürleri halinde kullanılabilirler. Oldukça dikkate değer bir mineralizasyon gösterdiklerinden, sindirimi kolaylaştırıcı, özellikle de safra kesesi ve karaciğer fonksiyonlarını uyarıcı etkileri yüksektir. Kaynak başında yapılacak kürlerde, bilhassa aç karnına içildiklerinde, karaciğer hastalığı geçirmiş olanlarda geriye kalan fonksiyonel test bozukluklarını düzeltir. Keza sarılık hastalığı geçirenlerde, kan seviyesinde safra pigment birikimini veya çeşitli nedenlere bağlı olarak karaciğer içi ve dışı safra yollarındaki pıhtılaşmayı çözer. Bileşiminde bulunan karbondioksit içimini kolaylaştırır.

Buna da bakın:  Kastamonu İlindeki Şifalı Sular ve Kaplıcalar Rehberi, İyi Gelen Hastalıklar ve Tarihçesi

Banyo uygulamalarında; çeşitli ağrılı sendromlar üzerindeki sedatif etkisi ortaya çıkar. Özellikle karın içi organ spazmlarında, içme kürleriyle birlikte yapılmalarında büyük yarar vardır. Bu iki tarz uygulama birbirini tamamlar. Ortak tesir, metabolizma hastalıkları üzerinde de etkili olur. Banyonun romatizma, nevralji, nevrit ve kadın hastalıklarına, içme ile birlikte kullanılması durumunda ise, nutrisyon bozukluklarına iyi gelir.

Urganlı Kaplıcaları, nitelikli tesislere sahip kaplıcalardır, iki adet genel tedavi havuzu, çok sayıda sıra banyosu ve hemoroid ve egzema için yapay çamur havuzları vardır. Konaklama sorunu yaşanmayan tesiste, yatak kapasitesi 1000’i bulmaktadır. Termal hizmetin verildiği bu tesislerden en önemlisi, 200 yataklı Turkap Oteli’dir. Sezon süresince artan talebin karşılanması için gerekli bütün önlemler alınmaktadır.

Manisa’nın en ünlü kaplıcaları ise Salihli ilçesinde bulunur. Bunlardan Şart Kaplıcası ve Çamuru, Ödemiş yolu üzerinde, ilçe merkezine11 kilometreuzaklıkta, Sart köyündedir. Salihli’nin güneybatısına düşer. Doğal güzelliklere sahip bir yörede, denizden410 metreyüksekliktedir.

Ünlü ‘Kiepert Haritası’nda, bu kaplıca, eski çağların meşhur Sardes kentine ait banyolar olarak gösterilmiştir. Gerçekten, Sart Kaplıcası’nın Lidya döneminde işletildiğine dair mevcut bütün kayıtlarda fikir birliği vardır. Sardes ören yerine olan yakınlığı bunun en büyük kanıtıdır.

Türkiye çapında ünlü olan bu kaplıcalar, kükürtlü ılıca ve içmeler grubuna dahildir. Suyu, bikarbonat, sodyum, kalsiyum, hidrojen sülfür ve karbondioksit içerir. Temperatürü 51.5°C, radyoaktivitesi 1.1 eman, pH değeri 6.08’dir.

Kaplıca suyu, litresinde total 2 grama yakın mineral taşıyan, karbondioksitli, alkali ve toprak alkali, bikarbonatlı, hipertermal bir sudur. Belirgin özelliği, litrede 1.5 miligram kadar hidrojen sülfür içermesidir. Bu suretle, gerek romatizmal sendromların enfeksiyöz şekillerinde, gerekse periferik dolaşım yetersizliği gösteren vakalarda, sedatif, vazodilatatör ve antienfeksiyöz vasıflarıyla değerlendirilirler. Bu tür sulardan, özellikle üst solunum yollarının kronik iltihaplarında ve kronik kadın hastalıklarıyla deri hastalıklarında olumlu etki beklenmelidir. Perhizle kontrol altına alınmış yaşlı ve şiş ‘ man diyabetiklerde, kan şekerine etkisi ile dikkati çeker. Karaciğer, safra kesesi yetersizliklerinde çok yararlı tesirleri görülür. Banyo, içme ve özellikle inhalasyon tarzı uygumalarda, termal reaksiyonların ortaya çıkacağı gözden uzak tutulmamalıdır. Bu nedenle, kürlerin doktor kontrolü altında yapılmasında yarar vardır.

Banyo tedavisi; romatizma, nevralji, nevrit, cilt, solunum yolları ve kadın hastalıklarına önerilir. İçime pek elverişli olmasa bile, içildiği zaman hipostenik midelere iyi gelir. Ye: meklerden önce alındığında iştah açar. Suyu içmeden önce, bardakta biraz bekletmek gerekmektedir. Bu işlem, suyun soğutulmasının yanı sıra, aslında hidrojen sülfürün uçmasını sağlamak içindir.

Sart Kaplıcalan’nın kaynağı, üstü cam kaplı bir havuz içinde kapte edilmiş olup, hamamlara buradan aktarma yapılmaktadır. Kaplıcada üç adet genel havuz, bir adet çamur havuzu, yirmi civarında özel banyo ile elliye yakın sıra banyo mevcuttur. Termal tedavi, bakım ve kontrol ünitesinde uzman doktor kontrolunda yapılmaktadır. Modern konaklama tesislerindeki toplam yatak sayısı 1000’i geçer. Sosyal ihtiyaçların karşılanmasında hiçbir sıkıntı çekilmez.

Buna da bakın:  Sinop İlindeki Şifalı Sular ve Kaplıcalar Rehberi, İyi Gelen Hastalıklar ve Tarihçesi

Salihli ilçesindeki ikinci kaplıca grubu ise, Kurşunlu Kaplıcalaradır. Kaynaklar, ilçe merkezine6 kilometreuzaklıkta, Allahdiyen köyü sınırları içinde 4 ayrı kaplıcayı oluşturur.

a) Kurşunlu Hamamı: Dere yatağına en yakın ve

sıcaklık derecesi en yüksek olanıdır. (91°C) Bu su, kaptaj yer

ine motorla çekilerek soğutulduktan sonra (71.5°C) hamama

ve banyoluklara verilmektedir. Sodyum bikarbonatlı bir su

dur. Radyoaktivitesi 0.17 emandır.

b) Uyuz Hamamı: Kalsiyum bikarbonatlı bir sudur. Ay

rıca hidrojen sülfür ve karbondioksit içerir. Radyoaktivitesi

1.26 emandır.

c) Açıkdere Hamamı: Sodyum bikarbonatlı bir sudur.

d) İçme Kaynağı: Kalsiyum bikarbonat, sülfat ve kar

bondioksit içerir. Radyoaktivitesi 0.66 emandır.

Mevcut kaynakların temperatürleri 39.571.5°C, pH değerleri ise 5.827.78 arasında değişmektedir. Genel olarak incelenecek olursa;

Kurşunlu kaynağından çıkan maden suyu, az miktarda karbondioksit gazı içeren, alkalik bikarbonatlı bir sudur. Toplam mineralizasyonu2.5 gramkadardır. Bu yörenin diğer suları gibi, ağrılı hastalıklarda uygulama olanağı ön plandadır. Bileşiminin özelliği, içme suyu olarak da kullanılmasını mümkün kılar. Bilindiği gibi, bikarbonatlı alkalik suların karaciğer, safra kesesi ve metabolizma hastalıkları üzerinde etkisi vardır. Kurşunlu İçme kaynağı, litresinde2 grammineralizasyon ve bol miktarda karbondioksit taşımaktadır. Toprak alkalik,39°Csıcaklıkta bir sudur. Bileşimi itibariyle içme kürleri şeklinde değerlendirildiğinde, metabolizma hastalıklarından özellikle diyabet üzerinde etkili olacaktır. İçme kürleri ayrıca, kandaki metabolik artıklarla, safra kesesi ve yollarındaki safra birikmelerinde düzenleyici rol oynar. Kükürtlü kaynak, yani Uyuz Hamamı da aynı bileşimdedir. Şu farkla ki, suyun litresinde 2.7 miligram kükürtlü hidrojen bulunmakladır.43°Colan sıcaklığı da hesaba katıldığında, banyo uygulamalarında, özellikle cildin kaşıntılı bazı hastalıklarında, cnflamatuvar romatizmaların reaksiyonu zayıflamış devrelerinde, üst solunum yollarının kronik iltihaplarında ve bronşektazi gibi akciğer süprasyonlarında, yine kronik kadın hastalıklarında değerlendirilebilecek bir maden suyudur. Açıkdere kaynağı ise, lokomotör sistemin ve karın içi organlarının ağrılı sendromlarmda sedatif etkisinden istifade edilebilecek bir sudur.

Banyo tedavileri; her türlü romatizmalılar, siyatik ve lumbagolular, nevraljililer, kadın hastalıkları, nevrit ve polinevritlilere iyi gelir. İçme ile birlikte yapılacak banyo tedavisi ise nutrisyon bozukluklarında çok etkili olacaktır. Solunum yolları ve cilt hastalıklarından şikâyetçi olanlara bu banyolar yararlı olur. İçme tedavisinde; hiperstenik mideler için, spazmodik ağrıların dindirilmesinde suyun sıcak olarak içilmesi çok iyi sonuçlar verir.

Kaplıcada; dört genel havuz, çok sayıda özel ve sıra banyo, soğutma düzenekli içme çeşmeleri bulunur. Konaklama için yeterli tesis ve yatak vardır. Sosyal ve yardımcı tesis sıkıntısı çekilmez.

Manisa’daki şifalı su kaynakları ile konaklama olanakları için bilgi edinmek isteyenler, Manisa Turizm Danışma Bürosu’na müracaat edebilirler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir