Menü

Kestanbolu Kaplıcası ve Çamuru

Çanakkale’nin Ezine ilçesindeki Kestanbolu Kaplıcası ve Çamuru ise, ilin en önemli termal tesisidir. İlçe merkezine 15 kilometre kadar uzaklıkta, güneybatı yönünde, eski Kestanbol kenti yıkıntılarının yer aldığı aynı adı taşıyan köydedir. Kaplıcanın bulunduğu yer, palamut ağaçlarıyla kaplı olup, 3 kilometre uzaklıkta görünen denize karşı çok güzel panoromik bir manzaraya sahiptir.

Çanakkale’ye 65 kilometre uzaklıkta olan Kestanbolu Kaplıcası, yurdumuzun tarihi en eski kaplıcalarından biridir. Kaplıcanın yanında bulunduğu antik kent, tarihte ilk kez Antigones tarafından yapılmış, sonra Büyük İskender tarafından büyütülerek güzelleştirilmiş ve Troa adını almıştır. Kent Romalıların eline geçince, yakınında bulunan kaplıcada banyolar ve tedavi üniteleri kurulmuştur. Zamanla harap olan kaplıca, 1900 yılında yeniden imar edilmiş ve I. Dünya Sava-şı’nda tamamen yanmış, o zamandan bu yana da istenilen düzeye bir türlü ulaşamamıştır. 1935 yılında Ezine Belediye-si’nce tekrar ele alınan kaplıcada günbegün olumlu adımlar atılmasına başlanılmıştır.

Sodyum klorürlü ‘tuzlu’ sular grubunda incelenen Kestanbolu Kaplıcası’nda altı kaynak bulunmaktadır:

a) Ana kaynak= 52 adet küçük kaynak suyunun kapte edilmesiyle oluşmuştur. Sodyum klorürlü, radonlu ve demirlidir (6.25 mg/lt). Temperatürü 67°C, radyoaktivitesi 26.83 eman, pH değeri 5.92’dir.

b) II. kaynak= Sodyum klorürlü, radonlu ve demirlidir. (5.00 mg/lt) Temperatürü 47°C, radyoaktivitesi 23.18 eman, pH değeri 6.16’dır.

c) Çamur suyu= Sodyum klorürlü, demirli, karbondiok-sitli ve radonludur. Temperatürü 68°C, radyoaktivitesi 40.03 eman, pH değeri 5.68’dir.

d) Kadınlar hamamı= Tarihi hamamın asıl kaynağını teşkil etmektedir. Sodyum klorürlü ve demirlidir. Temperatürü 31°C, radyoaktivitesi 4.48 eman, PH değeri 6.62’dir.

e) Göz suyu= Sodyum klorürlü ve kalsiyumludur. Temperatürü 21UC, radyoaktivitesi 2.44 eman, pH değeri 6.94’tür.

f) Talî kaynak= Pek önemi olmayan ve debisi çok az olan bu kaynak, şu anda kullanılmamaktadır.

Banyo tedavisi ile; her türlü romatizmalar, nevrit, poli-nevrit, kadın hastalıkları ile geç kaynayan kırık vakalarında ve eklem yapışıklıklarının erken açılmasında ideal bir kaplıcadır. Demir ve kalsiyum iyonlarının bulunuşu, bu hastalıkların nekahat dönemlerinde vücudu kuvvetlendirmesi ve kemiklerin kalsiyum metabolizmasını düzene koyması açısından suya ayrı bir özellik kktar. Raşitik ve adenitli hastalara ılık banyo yaptırılması, solunum yolu hastalıklarında serpin-tileme uygulaması çok iyi gelir.

Tuzlu sular grubuna dahil bu tür maden sularında; yüksek sıcaklık, radyoaktif emanasyonlar ve demir bulunmaktadır. Suların bu nedenle birçok açıdan değerlendirilmesi mümkündür.

Bilindiği gibi tuzlu sular, banyo uygulamaları tarzında kullanıldığında, bazı iltihabi durumlarda etkili olurlar ki, bu özelliğe ‘rezolutif etki’ adı verilir. Bu nedenle, kadınlarda ge-nital organların kronik iltihaplarında, lokomotör sistemin bazı süprasyonlarında, drenaj temin edildikten sonra travmatik nedenlere bağlı kaynaması gecikmiş kırıklarda, yine travmaya bağlı romatizmal sendromlarda, küçük çocukların lenf bezlerinin şişmesinde, kemik tüberkülozunun bazı şekillerinde, üst solunum yollarının spazmodik astmatiform send-romlarında değerlendirilebilir. Üst solunum yollarının yukarıda sözü edilen hastalıklarında, uygulamalar sırasında alman radyoaktif emanasyonların tesirinin arttırılmasının istendiği hallerde, inhalasyon uygulamaları yapılmak suretiyle, suyun içeriğindeki gazların daha yoğun bir şekilde organizmaya dahil edilmesi sağlanır. Suya bazı reçineli maddelerin eklenmesiyle, üst solunum yolları üzerindeki spazm çözücü etki çok daha hızlandırılabilir. Ayrıca, aerosol uygulamaları tarzında ve antibiyotikler katılarak bu tür tuzlu ve fazla radyoaktifli suların üst solunum yolları ve akciğerler üzerinde çok yararlı bir tedavi aracı olarak kullanılması iyi olur.

Çamur banyosu ve inhalasyon uygulamalarıyla tanınan Kestanbolu Kaplıcası, bu yörenin en önemli sularından biri olarak kabul edilmektedir. Ancak, çok daha modern cihazlara ve yeni bir görünüme kavuşturacak modern tesislere gereksinim vardır. Sadece suların değerlendirilmesi bu konuda yeterli olmayacaktır. Debisinin çok fazla olması, yapılacak çok değişik uygulama tarzlarının gerçekleştirilmesini sağlayacaktır. Yakınında bulunan radyoaktif çamur platformları dikkate alındığında, bu uygulamaların daha da zenginleşeceği kesindir. Bölge, üzerinde gayet ciddi çalışmalar yapılması gereken ve Avrupa ülkelerindeki benzer sularla yürütülecek rekabette her zaman için bir adım öne geçebilecek bir potansiyele sahiptir.

Kaplıcanın; kadın ve erkeklere ait olmak üzere, iki adet tedavi havuzu, beş adet özel banyosu ve bir Fizik Tedavi Ünitesi vardır. Yardımcı tesisler açısından hiçbir sıkıntı yaşanmamaktadır. Konaklama olanakları gün geçtikçe arttırılan kaplıcada, 100 yatak kapasitesiyle hizmet veren bir de otel mevcuttur.

Yorum Yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir