Ömerli Kaplıcası

Ömerli Kaplıcası: Geçek Kaplıcası’nın 1 kilometre güneyinde, lnaz köyü sınırlan içerisindedir. Afyon’a 15 kilometre uzaklıktadır. ‘Ömerler’ ya da ‘Ömer Kaplıcası’ da denilmektedir. Evliya Çelebi, Seyahatnamesi’nin 9’uncu cildinde bu kaplıcadan bahseder. Kaplıcada bulunan mezar taşında, Ömer Dede isimli bir ermiş çobanın asası ile yeri kazarak bu kaynağı bulduğu yazılıdır.
Sodyum klorürlüibikarbonatlı ve karbondioksitli olan bu su, ayrıca demir ve arsenik de içermektedir. Denizden yüksekliği 1050 metre olan Ömerli Kaplıcası’nda çamur banyosu da yapılabilmektedir. Çamurlu suyun kaynağından çevreye yoğun bir kükürt kokusu yayılmaktadır. Bu da, yerin altında henüz yüzeye çıkmamış büyük termal kaynakların bulunduğunun bir işaretidir.
Kaplıca suyunun sıcaklığı 43-54°C arasında değişmektedir. Radyoaktivitesi 9.5 eman, pH değeri ise 7.2’dir. Geçek Kaplıcası ile aynı şifalı özelliklere sahiptir.
Üst solunum yolu hastalıklarında buğulama ve serpinti-leme yöntemleri tercih edilmelidir. Banyo tedavisi ayrıca; romatizma, nevralji, kırık sekelleri, mide ve bağırsak kaynaklı metabolizma bozuklukları, kadın hastalıkları, deri hastalıkları, sinir ve kas yorgunluğu, sinirsel rahatsızlıklar, eklem kireçlenmeleri, karaciğer ve safra yollarındaki düzensizlikler için tavsiye edilir.
Sürekli ulaşım olanaklarına sahip kaplıcanın; olimpik niteliklere haiz iki büyük tedavi havuzu, özel idare’ye ait toplam oda sayısı 100 civarında iki oteli, ikisi özel dört adet sıra banyolu blok evleri ve yardımcı sosyal tesisleri bulunmaktadır.
Ömerli ve Geçek kaplıcalarının bulunduğu bu ortak alanda, Türkiye’de ilk defa kuyu içi eşanjör sistemiyle sera ısıtmacılığı da yapılmıştır.

Kızıl Ilıcası

Kızıl Ilıcası, Araphdere mevkiinde bulunan bir diğer ılıca da Kızıl Ilıcası’dır. Solunum yolları, kalp-damar ve romatizmal hastalıklara yararlıdır.
Sultandağı ilçesindeki Yağlıpınar Kaplıcası ise; ilçe merkezinde olup mide ve deri hastalıklarına iyi gelmektedir.

Araphdere Kaplıcası

Araphdere Kaplıcası, ilçe merkezinden 18 kilometre uzaklıkta, Araplı bucağı yakınlarındaki Araphdere mevkiindedir. Birçok hastalığa derman olmasının yanı sıra, özellikle deri hastalıklarına ve uyuza iyi gelen şifalı suyu 55°C sıcaklıktadır. Bu nedenle ‘Uyuz Hamamı’ ya da ‘Kükürtlü Hamam’ diye de bilinir. Çok eski bir kaplıcadır.

Arkıtbey Kaplıcası

Arkıtbey Kaplıcası, Gümüşhacıköy’ün 21 kilometre güneybatısında, ancak Hamamözü ilçe sınırları içindedir. Kaplıca alanının denizden yüksekliği 640 metredir. ‘Hamamözü Kaplıcası’ diye de anılmaktadır. Bazı yazarlara göre; Romalılar, Selçuklular ve Osmanlılar tarafından işletilmiştir. Osmanlı döneminde, kaplıcayı işletmeye açan Arkıt Bey’in adını aldığı bilinmektedir.

Yeraltı zenginliği bakımından önemli sayılan kaplıcanın suyu, sodyum bikarbonatlı ve kalsiyum klorürlü sular grubuna dahildir. Kaplıcada üç kaynak bulunmakta olup, ortalama sıcaklıkları 3840°C, radyoaktiviteleri 6 eman, pH değerleri ise 7.4’dür.

Banyo tedavisinin; iltihaplı olmayan devrelerde romatizmal hastalıklara, nevralji, nevrit ve kadın hastalıklarına, deri hastalıklarına iyi geldiği tespit edilmiştir. İçme tedavisinin ise; mide ve bağırsak hastalıklarının lezyonel ve enflamatuvar vakalarında, spastik ağrılarda etkili olduğu görülmüştür.

Armut Kaplıcası

Armut Kaplıcası, Gümüşhacıköy-Hamamözü yolu üzerindedir. Romatizma ve cilt hastalıklarına iyi gelen ünlü bir kaplıcadır.

Sey Hamamı

Sey Hamamı, Kızılcahamam’a 13 kilometre uzaklıkta, Çerkeş yolu üzerindeki Güvem bucağı yakınlarında, Sey köyündedir. Birçok yabancı gezgin tarafından gezi haritalarında ‘Şah Hamamı’ olarak isimlendirilmiştir. Tarihi çok eskilere dayanmasına rağmen, geçen süreç içinde bir türlü modern bir görünüme kavuşturulamamıştır.

Sey Hamamfnın suyu; madeni az sular grubunda incelenmiştir. Sodyum bikarbonatlı, kalsiyumlu bir sudur. Temperatürü 43°C, radon miktarı 0.51 m.m.c. ve pH değeri 6.2’dir.. Bu duruma göre; Bursa’nın Çekirge suları ile aynı özellikleri taşımaktadır.

Banyo tedavisi; romatizma, nevralji, nevrit, polinevrit ve kadın hastalıklarına faydalıdır. Serbest karbondioksit miktarı 0.413 gram olduğundan, havuza girildiği zaman vücut üzerinde gaz taneciklerinin toplandığı görülür. Geç kanayan kırıklar, eklem tutulmaları ve kasıntılı yarım felçlere çok iyi gelir. Hamamın girişinde; “… romatizma, siyatik, kireçlenme, egzama ve mantar gibi birçok hastalığa iyi geldiği…” yazılıdır.

Kalsiyum bikarbonatlı olan bu sudan içildiğinde; diüretik etki gösterir. Yemeklerden önce soğutularak içilirse iştahı açar ve sindirimi kolaylaştırır.

Sey Hamamı’nda; biri kadınlara ait olmak üzere iki tesis bulunmaktadır. Tesislerin içinde 3×3 metre ebadında tedavi havuzları vardır. Sular bu havuzların dibinden kaynar.

Hamamın civarında dinlenme yerleri ve yeterli sayıda ev pansiyonları vardır. Gelen ziyaretçiler ihtiyaçlarını Güvem bucak merkezinden karşılarlar. Sık çam ormanlarıyla kaplı alanda kurulu tesisten, hem dinlence ve hem de sağlık amaçlı yararlanmak mümkündür.

Kapullu Kaplıcası

Kapullu Kaplıcası, Beypazan’nın 30 kilometre güneyinde, Kapullu köyü yakınındadır. Su sıcaklığı 40°C olan kaplıca; karaciğer ve safra yolları rahatsızlıklarına, cilt hastalıklarına yararlıdır. İlçe merkezinden sürekli ulaşım olanağı bulunmaktadır.

Beypazarı İçme ve Kaplıcaları

Beypazarı ilçesi; Ankara’dan 100, Ayaş’tan 40 kilometre uzaklıktadır. Şifalı su kaynakları bakımından ilin önde gelen ilçelerinden biridir.

İlçedeki en önemli kaynak; dört ayrı kaplıca ve içmenin bir grup oluşturduğu, gerek dağıttığı şifa, gerekse sağlık turizmine yaptığı katkı nedeniyle her yıl binlerce kişinin uğrak yeri olan ve Beypazarı İçme ve Kaplıcaları adıyla da anılan sıcak su kaynaklarıdır.

Kaynaklara; Ayaş-Beypazarı karayolunun 33’üncü kilometresinde, Gömlek Köprüsü’ne gelmeden sola ayrılan bir yolla ulaşılır. Beypazan’na 15 kilometre uzaklıktadır. İki dağ arasına sıkışmış gibi duran bir derenin her iki tarafında 9 adet şifalı kaynak yer almaktadır. Derenin 20 metre kadar yükseklikte oluşturduğu şelâle, kaynakların 5’ini vadinin yukarı tarafında, 4’ünü de aşağı tarafında bırakmıştır.

Beypazarı içme ve Kaplıcalarımda iki adet kaplıca ve iki adet içme vardır. Bunlardan Dutlu Kaplıcası yukarı kaynak bölümündedir. Kaplıcaya ‘Dutlu Hamamı’ da denmektedir. Hamamın biraz alt tarafında Dutlu İçmelerimi oluşturan üç kaynak bulunmaktadır. Tahtalı Kaplıcası ise, 4×3.5 metre ebadında bir havuzdan ibarettir. ‘Tahtalı Hamamı’ da denilen kaplıcada, şifalı su bu havuzun içinden kaynamaktadır. Suyun debisi yüksektir. Tahtalı Hamamı’na nazaran derenin karşı yamacında kalan Vezirsuyu Gençlik İçmesi ise, Türkiye’de bugüne kadar bilinen suların içinde en yüksek radon radyoaktivitesine (856 eman) sahiptir. İçme; ‘Tahtalı Vezir İçmesi’ diye de anılmaktadır.

Dutlu Hamamı’nın suyu; kalsiyum klorür, sodyum sülfat, karbondioksit ve radonlu, Tahtalı Hamamı’nın suyu; sodyum klorür, kalsiyum sülfat, karbondioksit ve radonlu, Vezirsuyu Gençlik İçmesi’nin ise; sodyum klorür, kalsiyum, karbondioksit ve radonlu sular grubuna dahildir. Dutlu’daki hamam suyu sıcaklığı 45°C, radyoaktivite 23 eman, pH değeri 6.48’dir. Tahtalı Hamamı’nda ise bu durum biraz farklıdır. Suyun temperatürü 50°C, radyoaktivitesi 43 eman, pH değeri ise 6.78’dir.

Dutlu lçmesi’ndeki kaynakların su sıcaklıkları 4144°C, radyoaktivite 60 eman ve pH değerleri 6.467.04 arasındadır. Bu durum Vezirsuyu Gençlik lçmesi’nde; temperatür 45°C, radyoaktivite 856 eman, pH değeri 6.65 şeklinde değişiklik gösterir.

3 gramın üstünde total mineralizasyon içeren bu maden suyu; 45°C civarındaki soğutulmasına gerek duyulmayan ideal sıcaklığı ve içeriğindeki karbondioksit ve radyoaktif gazlarının zenginliği ile dikkati çeken kalevi ve toprak kalevili bir maden suyudur. Bu özellikleri nedeniyle çok değişik etkiler beklenebilir. Zengin radyoaktif gazlara sahip olması,’ endokrin sistem üzerinde uyarıcı bir tesir meydana getirir. Ürik asit değerini düşürür. Yarım grama yaklaşan karbondioksit, üst derideki kan dolaşımını açarak kanın buralarda toplanmasına neden olur. Hipertansiyonlu hastaların tedavisinde önemli derecede etkilidir. Kan dolaşımında tıkanıklık gösteren damar sertliğine bağlı sendromlarda da tedavi amacıyla kullanılır. Bu banyolarda sol kalp üzerindeki yük kalkar, dolaşımda daha rahatlatıcı şartlar oluşur. Solunum hareketleri derinleşir, fakat hız kazanmaz. Bronşiyal astımlılarda sakinleştirici tesiri görülür. İçildiğinde; tuzluacı suların mide ve bağırsak yolunun hareketini arttırıcı, salgılamayı kamçılayıcı tesiri, karaciğer, safra kesesi ve pankreas üzerinde gayet olumlu neticeler doğurur. Bu özellikleriyle; cilt hastalıklarına, kalp ve kan dolaşımı rahatsızlıklarına, solunum yolları, kadın hastalıkları ve metabolizma bozukluklarına iyi geldiği söylenebilir.

Beypazarı İçme ve Kaplıcaları adı altında incelediğimiz bu iki kaplıca ve iki içme alanında; kadınlar ve erkekler için ayrı ayrı tedavi havuzları, özel oda ve banyolar ve yardımcı tesisler bulunmakta, ancak konaklama mümkün olamamaktadır. Gelen ziyaretçilerin Beypazarı’ndaki otellerde kalmaları tavsiye edilir. Kaplıcaların daha modern hale getirilmesiyle bölgeye olan ilginin artacağı kesindir.

Karaköy Kükürtlü Kaplıcası

Karaköy Kükürtlü Kaplıcası, merkeze yakın Karaköy’dedir. İlçeye 22 kilometre uzaklıktadır. Tuzlu, kükürtlü ve çamurlu suyundan deri hastalıklarının tedavisinde yararlanılmaktadır.

Cevinde Kaplıcası

Cevinde Kaplıcası, Gazipaşa ilçesine 25 kilometre uzaklıkta, Cevinde köyündedir. Cilt hastalıklarına, siyatik ve romatizmaya iyi gelen bir suyu vardır.